1 Ağustos 2018 Çarşamba

MAZLUM VE MASUMLARA...EKMEKLER ASKIDA ...





MAZLUM VE MASUMLARA...EKMEKLER ASKIDA...

Ben işçi çocuğuyum evladım,
Demir yolu atölyesi işçilerinden,
Emekli Şükrü’nün oğluyum.
Ekmekle doydu karnım
Ekmekle avutuldum
Ekmekle korkutuldum
Sen sofraya havyar da koysan, kuzu kızartması da
 Önce ekmeğe varır elim
Çilemin adı benim
Ekmek kavgası… H.H.Korkmazgil


‘’Askıya konulan her ekmek mazlumları sevindirecek, masumları şevklendirecek, sofraları şenlendirecektir. ‘’ Devlet Bahçeli. 28.07.2018.

Ne zamandır aklımda bu sözleri Sayın Bahçeli’ nin. Ekmeğe yapılan %15 zamma karşılık mazlum ve masum olarak nitelendirdiği Türk halkına reva gördüğü çözüm önerisi.

Yoksulluğu yok etmek yerine, askıda ekmek kampanyası…

Her kritik dönemde AKP’ ye koltuk değneği olarak Yeni Türkiye’ye adım adım gidilmesini sağlayan Sayın Bahçeli’nin bu tweeti yazın bu sıcak, ter döktüren, bunaltan günlerinde iyice içime ateş gibi düşmüştü.

Hele ki o tweette yer alan MAZLUM ve MASUM kelimeleri.

Ahhh, Mazlum Türk Halkı, Ahhhh…

Mazlum: Haksızlığa uğrayan ve baskı altında ezilen, kendisine zulmedilen, zulüm gören
Mazlum: Boynu bükük, sessiz ve uysal.

Her iki sözlük anlamı da insanın içini acıtıyor değil mi?

Üstelik bu sözü söyleyen kişi 1997’ den beri MHP Genel Başkanı olup, Türkiye siyasetine yön veren adam. 

Siyasetleri ile oluşturdukları toplum ve yarattıkları insan prototipi işte, MAZLUM VE MASUM.
Biraz utanma duygusu oluşmuş olsaydı bu sözleri söylemezdi. Ama o kadar emin ki yaratılandan,  halkın artık mazlum ve masum olduğundan,  nasıl olsa tepki vermeyecek, nasıl olsa belki de yarattıkları halk umursamayacak. …

Biraz utanma duygusu, birazcık, hatta birazcık utanma kırıntıları…
Yok, mu dur bu topraklarda?




Zira bu halkı Mazlum hale getirenler sizlersiniz Sayın Bahçeli. Yıllardan beri kısır döngüleriniz, dava adamı kimliğinizle, siyasetinizle damga vuranlarsınız, bu halkı Mazlum ve Masum hale getiren.
Hatta hatta sadece siz de değilsiniz aslında.

Bu halkı MAZLUM ve MASUM hale getiren,

 Baskılarla, korkularla, vatan, millet, din, Atatürk diye diye korkutup sindiren, boynu bükük hale getiren sizlerin işe yaramaz ya da sadece kendinize yarayan tüm politikalardır.

Bu halka zulmeden,
Türk siyasetine damga vuran gelmiş ve geçmiş tüm aktörlerdir.

Mesela,

Türk halkı baskıyla, zorbalıkla, korkuyla boynu bükük hale, yani MAZLUM ve MASUM  hale getirilirken bir türlü çözüm üretemeyen, şu kurultay denen beladan bir türlü kurtulamayan CHP’dir.

PKK konusunda bir türlü kendini temize çıkaramayan HDP’dir.

16 yıldır iktidarda olup, ülke cayır cayır yanarken, bombalar patlarken,  tüm iktidarını başörtüsüne, din konjektörüne bağlayan, halkın dini duygularının hassasiyetinden faydalanan, cemaatlere, tarikatlara kol kanat geren, sonra da bu tarikatlarca kandırıldım diyen,  işine geldiği gibi o mazlum halka masallar anlatan, yolsuzlukları kanıtlanmış AKP’dir.

Daha daha geriye gitmeyelim değil mi, siz de yorgunsunuz artık aynı benim gibi ?

Kısaca, 

Bu halkı mazlum yapan Türkiye’deki pis politikadır. Kirli, çıkarcı, rantçı, ikiyüzlü politikalardır.

Bu mazlum halkın sessiz ve uysallığını sömüren, kanını emen,iktidar uğruna yapılan  ülkedeki pis ayak oyunlarıdır.

Şimdi yukarıdaki tweete atan Sayın Bahçeli’ye sorsak mı acaba?

Bu mazlum halk ekmekle şenlenir mi ki  sizce?

Zira,  bu MAZLUM  halk,  sayenizde her dönem ölmektedir, sessizce, şenlenmek yerine.



Daha dün Hakkâri’de 11 aylık bebeği ile ölen bir anne gibi.( bebeğin fotoğrafını koymaya gücüm yetmedi)

Tam da sizin tarif ettiğiniz gibiydiler onlar,  MAZLUM ve MASUM.

O yüzden,
Hiç boşuna uzaydaki kara deliklere okur gibi ‘’lanetler okumayın’’, hiç boşuna on bin yüz yıldır dediğiniz gibi  ‘’kanları yerde kalmayacak ‘’ sözleriyle midelerimizi bulandırmayın artık.

O mazlumları yaratan ve yine o mazlumları ölüme götüren sizlerin ve gelmiş geçmiş bütün iktidarların, muhalefet partilerinin, pis ve çözümsüz politikalarıdır.

1978’li yıllardan beri var olan terör örgütünü tam, evet, tam 40 yıldır yok edemeyen ya da bu sorunu çözmeyen ve de bu terörden nemalanan  tüm sistemlerdir.

O anne ve bebeği bu sistemin belki de 50. 000 veya bilmem kaçıncı şehidi olmuştur.

O anne ve bebeğinin ölümünün üzerine, söz söylenebilir mi ki hala?

Bu söylenecek son söze rağmen, sorulara  devam etsek mi acaba?

Sayın Bahçeli,

O anne ve bebeğinin sofrası artık askıda ekmek projenizle şenlenebilecek mi sizce?
O anne ve bebeği askıda bir ekmek ile sevinebilecek mi sizce?
O anne ve bebeği kendileri için asılmış bir ekmekten şevk duyabilecek mi sizce?
Askıda ekmek projesi yerine, askıda anneler ve çocuklar ölmesin projeniz var mıdır acaba?
Askıda ekmek projesi yerine askıda terörü çözme projeniz var mı dır acaba?

AAA, Bir de şu var ki. Daha önce duydunuz mu bilmiyorum ama?

Şöyle derler de bizim buralarda,  bizim memlekette, bizim ellerde.

‘’alma mazlumun ahını, çıkar aheste aheste ‘’


Hiç yorum yok:

Yorum Gönder