24 Temmuz 2018 Salı

BİZE BAKANLAR...





BİZE BAKANLAR

Yeni Türkiye’nin yeni bakanlarına bakmaya doyamazsınız sevgili okurlarım. Eeee, O kadar araştırdık yani, okurlarım oluverin ne olacak ki sevgili arkadaşlarım.

Nereden başlasam ki, ama en iyisi herhalde en kıymetlisinden başlamak olacak sanırım.



HAZİNE BAKANI’ mız, Sayın Cumhurbaşkanımızın en kıymetlisi, dolayısıyla değerli hazinelerini emanet ettiği bir adam. Kızını emanet etmiş daha ne olsun, alt tarafı Türkiye’ nin kasasını emanet etmiş, bu ne ki? Kime emanet edebilirdi ki, güvenemezdi kimseciklere tabi ki.  Nerelere ne paralar harcanacak, hangi adacıklara ne paralar gidecek, hangi adacıklardan hangi paralar gelecek, Fetö’ den arta kalan cemaatlere ne paylar ayrılacak, tırlarla komşularımıza hangi insani yardımlar gönderilecek? Berat Albayrak çok doğru bir tercihtir bu açıdan. Gerçi kendileri de Fetö cemaat okulu mezunudur. Birçok kişi cemaatle ilgili okullarda çalıştı ya da okulda okudu diye ceza evine konmuştur ama tabi ki Sayın Bakanımız sonradan doğru yolu bulup damat olmuştur kendileri. Dokunulmazlığı vardır. Şahsen ben çok uygun buldum kendilerini bu bakanlığa.  Bende Cumhurbaşkanı olsam gelinimi getirirdim Bakanlığa. Hem de İKTİSATÇIDIR kendisi. Daha iyisi Oğlu Bilal ya da kızı Sümeyye olabilirdi. Hatta Emine Erdoğan da yakışırdı. Malum ‘’yuvayı dişi kuş yapar’’ Bu sayede bizimde yuvamız yapılmış olurdu.

İÇİŞLERİ  BAKANI'mız , Sayın Süleyman Soylu’ yu anlata anlata bitiremedik eski dönemlerden. Taaa Sayın Cumhurbaşkanımıza hakaret ettiği zamanlardan. Ama insan işte, şaşar beşer, doğru yolu bulur. Gerçi kendisi de Doğru Yol Partisi Genel Başkanıydı bir zamanlar. Çok yazdım kendilerini, rahat bırakacağım şimdi.



SAĞLIK BAKANI' mız Sayın Fahrettin Koca. Bir tıp doktoru ve Özel MEDİPOL HASTANELERİNİN kurucusu. Aynı zamanda İskender paşa cemaatinin lideri olan NURETTİN Coşan ile birlikte bugünkü adı TESA ( Türkiye Eğitim Sağlık Araştırma ) vakfını kurmuş ve sonrasın da da Medipol Tıp Fakültesini kurma çalışmaları başlamıştır. Ve de kurulmuştur. Herhalde amacı bütün devlet hastanelerini kapılarda koridorlarda yüzlerce hastanın beklediği, bir doktorun hastaları onar onar kabul ettiği durumdan kurtarmak olup, 5 yıldızlı otellere benzeyen paralı vatandaşlarımızın gidebildiği hastanelere çevirmesi beklenmektedir. Ne yani patron' da  olsa  insan yani  sonuçta..
Halkına kıyamayacaktır.



Benim en çok ilgimi çeken bakanlık tabii ki Kültür Ve Turizm Bakanlığı olmuştur. Gezgin biri olarak. Sayın Mehmet Ersoy, kendileri turizm sektörünün %60’ ını elinde bulunduran bir turizm şirketinin sahipleridir. Acayip isabetli bir karar olmuştur bu sektöre bakan olması. Söylemesi ayıp olacak ama kendilerinin gemicikleriyle Yunan adaları turuna katılmıştım da. Gemileri epeyce eski ve bakımsız bulmuştum. Bu sayede yenilenir belki de. Sonra binlerce turizm sektöründe çalışan ücretlinin dertlerine derman olur. Belki onlara sendika falan gibi platformlar oluşturur. AY, AMA O DA BİR PATRON’ DU DEĞİL Mİ? Sendika, işçi, emekçi severler mi ki?



Gerçi Kültür kısmı ile ilgisini kuramadım diyecektim ama haksızlık olacak kendisine. Sonuçta geziler de Panoramik turlar ile şehirleri, ekstra turlar ile de müzeleri gezdirecekler ya nasıl olsa. Yoksa arkeoloji imiş, sanatsal faaliyetler, festivaller ( gerçi enginar fest, portakal çiçeği fest… leri unutmayalım) Şunu da eklemeden edemeyeceğim. Sayın Bakan’ın gemilerinde en çok İzmir’in dağları bangır bangır çalınmakta ve müşteri profili ise muhalif kesim olmaktadır.
AMAN,  NE FARKEDER Kİ, İZMİR'İN DAĞLARINDA ÇİÇEKLER AÇAR, PATRONLARIN CEBİ PARAYLA DOLAR.




TARIM VE ORMAN BAKANI’mız, çok şükür ki yine liyakate bakılarak getirilmiştir. Kendileri Eski bakanlarımızdan Ekrem Pakdemirli’ nin oğlu BEKİR PAKDEMİRLİ olmuştur. Yetenekler babadan oğula geçer bizim ülkemizde çok şükür. Gerçi rahmetli Pakdemirli' nin diğer oğlu yani şu an bakan olarak atanan Bekir Pakdemirli'nin ağabeyi Fetö'den tutuklu bulunmaktadır.(  Ben bu ilişkileri anlayamadığım için yorumu size bırakıyorum) .  Kendisinin özgeçmişinde, Gıda, Tarım ve Hayvancılık alanında ‘’SERBEST GİRİŞİMCİ’’ yazmaktadır. AAA, inanın liyakat usulü ya bakanlık seçimleri. Pakdemirli' nin ki bu konuda süper. Kendileri aynı zamanda Türkcell, BİM ve Albaraka Türk Yönetim Kurulları üyesi imiş. Ne şanslıyız, ne şanslıyız.


Aile Bakanımız da Liyakat usulüne göre seçilmiştir, hiç merak etmeyelim. Kendisi Eski Kültür ve Turizm Bakanlarımızdan Atilla Koç’un kızı olmaktadır. Atilla Koç’da bir zamanlar meclis koltuklarında en çok uyuklayan bakanımızdı, ah ne günlermiş, ne renkli günlermiş. Bu arada hakkını yemem kimsenin eğitim cv si hayli yüksek Sayın Zehra Zümrüt Selçuk’un.  Ankara Atatürk Lisesi, tam burslu Bilkent ekonomi, Amerika’ da yüksek Lisanslar. Ne var ki gölgeleyiveriyor Sümeyye Erdoğan’ın Derneği KADEM’İN Ankara temsilcisi olması. Değmese bir yerlerden, kıyıdan köşeden birbirlerine elleri, ya da cepleri…


TEKNOLOJİ BAKANI Sayın Mustafa Varank ise uzun yıllar Sayın Erdoğan’ın başdanışmanlığını yapmıştır. 17- 25 Aralıkta çıkan bir ses kaydında Bakan Varank ile bir THY yetkilisi Mehmet Karakaş’ın Nijerya’ya uçakla silah taşımayı tartıştıkları iddia edilmiş ve gazetelerde günlerce yer almıştı .( sendka62.org. 10.Temmuz.2018).Biz anlayamayız bu işleri, ne haddimize, geçelim aceleyle…


TİCARET BAKANIMIZ Sayın Ruhsar Pekcan’ın cvside çok uzun ve çok dolu. Hangi birini yazsam ki. Ulusal Kadın Girişimciler Ödüllü, Dış Ekonomik İlişkiler Türk-Ürdün, Türk- Irak, Türk-Libya Yönetim kurulları üyesi. Ve de merak etmeyin o da özel sektörden tabi ki. Alt yapı projelerine içme suyu, sulama ve petrol, doğalgaz boruları ve de santrallere elektronik aksam sağlayan KARON MÜH. Ltd şrk. nin kurucu ortağı ve yöneticisidir. Bilmem ki, şirketleri ile ilgisini kesmiş midir? Sorduğunuzu duydum galiba? Ama onlar sizin, bizim gibi yeteneksizler mi sevgili arkadaşlarım. Onların elleri kolları çok uzun, her yere yetişirler. Hem şirketlerini yönetirler, arada sırada da Türkiye’yi.


Efendim, anlamadım. Ulaştırma Bakanlığı mı ? Yok yok Metro Turizmin sahibi Bakan yapılmadı bildiğim kadarıyla. Merak ettiniz değil mi? Onuda sizler bulun bakalım. 

İşte,durum,vaziyet budur sevgili okurlarım. 

Yüce Türk Halkı, inanıyorum ki bu seçimlerden çok memnundur.

Zira gönlü yüce halkım sanır ki, bakanların kendileri patron olmuş ya, halkı da, ülkeyi de zengin yapacaklar, uçuracaklar.



Bir türlü anlamazlar, zenginler fakiri sevmezler. Pardon sadece oy zamanı severler.

Unutmayalım  biz ‘’yolsuzluk yaptı, çaldı ama çalıştı,’’ diyebilen ya da ‘’ beceriksiz kendine hayrı olmamış ki, devlete ne hayrı olsun’’ diyen bir zihniyetin çocuklarıyız.

Kırmızı ışıkta duran, markette alışverişte kuyruğa giren Cumhurbaşkanlarına enayi diyen zihnin ürünleriyiz biz.

Emek ve eşitlik kavramları çoktan silinmiş zihinlerimizden ve genlerimizden ve güzel ülkemizden.

Hayırlı olsun Yeni Türkiye hepimize . Hayırlı olsun bize BAKAN gözler.







Hiç yorum yok:

Yorum Gönder