ANNELER GÜNÜNE İKİ GÜN VARDI
12 Mayıstı ,anneler gününe iki gün vardı, yazdığımda bu yazıyı .Çok çok değer verdiğim ,sevdiğim bir insanı ziyarete gidiyordum hastaneye .Duygu yüklüydüm anlayacağınız .Sevdikleriniz acı çekiyorsa , mutlu olabilmek ne mümkün .
İşte öyle bir andı .Baltur minibüsünün ön koltuğunda , kemerimi takmış bir durumda iken . İşte öyle bir anda fırladı kelimeler , içimden aktı elime ,elimden kaleme , kalemden deftere ....
Size ulaştırana kadar zaman aktı ,geçti ,bir kirli ,bir temiz akan nehir suyu gibi , her zamanki gibi .İlaveler oldu yaşantımıza ,anlar ,dakikalar .
1,5 ya da 2 ay öncesinden beri okuduğum bir haberin etkisindeydim ..Bu haber sonradan ses getirmeye başladı , gazetelerde , ekranlarda .Bir çok kesimi etkiledi . Bölünmesinden çok korktuğumuz ,ama düşüncelerde bölünmüş ülkemde bir kesim bu haberde yer alan kişileri yerden yere vurarak , bir kesim destek vererek , bir kesim de görmezden gelerek etkilendi .
70 yaşında bir baba : '' Benim burada açlık grevi yapma amacım , bir CANIMI istiyorum , yani öldürülen oğlumun kemiklerini bana versinler .Bir mezarı olsun , üzerine gidip dua etmek istiyoruz.Benim hiç bir siyasi amacım yok .Tek amacım ,oğlumun kemiklerine kavuşabilmek '' (kasım 2016 da savaş uçaklarının bombamdımanı sonucu öldürülen oğlunun cenazesini almak için ,70 yaşındaki Kemal Gün 83 gündür açlık grevi yapıyor )
Bir baba sesleniyor gücü yettiğince ,devlete ,millete .
Günlerden 12 MAYIS , 2 gün sonra anneler günü , baltur minibüsünde , ön koltukta , içimden elime fırlayan ,elimden kaleme , kalemden deftere ve defterden sizlere ...
EN MUTLU OLDUĞUM ANLAR
Sabahın köründe midemin bulanıp , banyoya koştuğum anlar ,
9 ay boyunca ,karnımın içinden tekme tokat yediğim anlar ,
Sanki karnımın içinde belgesellerde izlediğim bir yavru maymunun devamlı takla attığı anlar ,
İncecik bir bedene sahipken ,bir bisiklet pompası ile şişirilip patlamaya hazır bir balona dönüştüğüm anlar ,
Onun dünyaya gelişini karşılarken ,hastanede çığlık çığlığa bağırdığım , acı çektiğim anlar ,
Onun baba evinden ayrılıp , yeni bir hayata başladığı anlar ...
Anlaşılıyor ki en acı çektiğimiz , en üzüldüğümüz anlar , en mutlu olduğumuz anlarmış .
O yüzden hiç anlamadım ,anlayamadım da .Oğlunun kemiklerine ulaşmaya çalışan bir insanin , bir babanın dramına sessiz kalınmasına .
Ne kadar üzmüştür oğlu onu , evi terkedip ,dağlara giderken . İstermiydi ki o baba oğlunun öyle bir hayat seçmesini , sonunu bile bile .İstermiydi ki bir bataklığa saplanmasını ,geri dönemeyeceğini bile bile .Nasıl gitti ,nasıl kaydı acaba , o çocuk , o babanın elinden ?
SİZ ,size çığlıklar attıranı , doğurmaktan vazgeçebildiniz mi , çocuğunuzdan , bebeğinizden O baba da vazgeçemez işte çocuğunun kemiklerinden .
12.mayıs .2017 .Bursa yolu .
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder