26 Mart 2016 Cumartesi

  GÜZEL ÜLKEM

       İlkokulda sosyal bilgiler dersinde, daha sonraki yıllarda coğrafya derslerinde öğrendik ülkemizin Asya ile Avrupayı birbirine bağladığını ,bir köprü vazifesi gördüğünü .
.Jeopolitik önemini ,boğazların stratejik konumunu .Sonra büyüdük ve gördük gerçekleri kendi gözümüzle ,yaşadık olayları tüm çıplaklığıyla ,düşündük aklımızla. .Bir yüzü avrupa'ya ,bir yüzü asya'ya dönük bir ülkede yaşıyoruz..İki kültür,iki coğrafya arasına sıkışıp kalmış .Ülkeyi kurtaran başkomutan kararını vermiş aslında .Yüzümüz batıya dönük olacak kesinlikle.Yaptığı devrimler ,sergilediği davranışlar ,yaşam tarzı bunu kanıtlıyor.Ama batılı olmak , ya da batılı gibi davranmak ya da batı kafasına sahip olmak ,söylemek ,istemek ya da kurallar ,kanunlar koyarak olacak bir şey değilmiş .Bunu yıllar içinde gördük .Ve hatta gelinen nokta değil batıya dönmek, doğunun kucağına oturmak olmuştur.Köklerimiz ,kültürümüz arabesktir ,ne kadar kendimizi zorlasak da doğu kültüründen uzaklaşamayız.
       İlişkilerimiz yakınlık derecesine göre ,plan ve proğramlarımız inşallaha dayalı kadercilik üzerine ,
       kanunlarımız çiğnenmek adına ,
        zenginlikler yolsuzluk üzerine inşa edilmektedir.
Bunun temelinde insana değer vermemek yatmaktadır.Çünkü saydıklarımızın hepsi insan için gereklidir.Kendine saygı duymayan insan ,diğer insanlara da saygı duymayacaktır.O yüzden kanunlara gerek yoktur .Adalet herkese uygulanmasa da olur.Yolsuzluk yapan kurnazdır .Kurnazlık üstün bir davranış biçimidir.O halde yolsuzluk hoş görülebilir.Kilit noktalara yetenekli ve başarılı insanlar gelmese de olur.Bir şekilde hatır gönül ilişkileriyle makamları ele geçirenler o makamların esiri olacaktır.Çünkü o makamın farkında olamayacak  ve o makamın insanlar için olduğunu fark edemeyecektir. Toplum bu şekilde arabesk biçimde yönetilip giderken ,insanlar ekmek derdinde koşarken bir bakarlar ki  dibe batmış durumdadırlar. .Çıkmak için çabaladıkça batarlar.Zira 90 yıllık cumhuriyetin sonunda gelinen nokta kardeşiz diye diye karşılıklı bombalar ,yıkılan evler ,çıkılamayan sokaklar ,dökülen kan ve binlerce genç ceset .Belki göz göre göre ,belkide gerçekten göremeden gelinen nokta.Hangisi daha acı ,bilemeyiz.Ama şu bir gerçek ki acı olan tek şey gençlerin ,çocukların ölümüdür.Türk ,kürt çocuklarımız ölmektedir.Çıkarları uğruna millete bilgi verilmeden yapılan demokratik açılım,yine çıkarlar doğrultusunda iptal edilmiştir.Ortadoğuda söz sahibi olmak uğruna atılan adımlar başka bir batağa sürüklemiştir ülkeyi .Evet, siyaset   hırs ,idealler olmadan yapılamaz .
Bunu kabul ediyoruz.Kabul etmediğimiz ulaşmak istediğiniz  emellerinize  çocuklarımızı kullanarak ulaşmayın .Kirli ellerinizi çocuklarımızın üzerinden çekin .Çocuklarımız bu güzel ülkenin sokaklarında  taş atarak değil ,top atarak oynasınlar.
Bombalarla yıkılmış okullarına değil rengarenk boyanmış,gökkuşağı adı verilen okullarına ,elele tutuşarak ,koşarak gitsinler .Gülsünler ,kahkaha atsınlar ve güzel bir geleceği inşa etsinler.Yeter ki onları rahat bırakalım ,kirlenmiş ellerimizi üzerlerinden çekelim.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder