GÜZEL ÜLKEM
İlkokulda sosyal bilgiler dersinde, daha sonraki yıllarda coğrafya derslerinde öğrendik ülkemizin Asya ile Avrupayı birbirine bağladığını ,bir köprü vazifesi gördüğünü .
.Jeopolitik önemini ,boğazların stratejik konumunu .Sonra büyüdük ve gördük gerçekleri kendi gözümüzle ,yaşadık olayları tüm çıplaklığıyla ,düşündük aklımızla. .Bir yüzü avrupa'ya ,bir yüzü asya'ya dönük bir ülkede yaşıyoruz..İki kültür,iki coğrafya arasına sıkışıp kalmış .Ülkeyi kurtaran başkomutan kararını vermiş aslında .Yüzümüz batıya dönük olacak kesinlikle.Yaptığı devrimler ,sergilediği davranışlar ,yaşam tarzı bunu kanıtlıyor.Ama batılı olmak , ya da batılı gibi davranmak ya da batı kafasına sahip olmak ,söylemek ,istemek ya da kurallar ,kanunlar koyarak olacak bir şey değilmiş .Bunu yıllar içinde gördük .Ve hatta gelinen nokta değil batıya dönmek, doğunun kucağına oturmak olmuştur.Köklerimiz ,kültürümüz arabesktir ,ne kadar kendimizi zorlasak da doğu kültüründen uzaklaşamayız.
İlişkilerimiz yakınlık derecesine göre ,plan ve proğramlarımız inşallaha dayalı kadercilik üzerine ,
kanunlarımız çiğnenmek adına ,
zenginlikler yolsuzluk üzerine inşa edilmektedir.
Bunun temelinde insana değer vermemek yatmaktadır.Çünkü saydıklarımızın hepsi insan için gereklidir.Kendine saygı duymayan insan ,diğer insanlara da saygı duymayacaktır.O yüzden kanunlara gerek yoktur .Adalet herkese uygulanmasa da olur.Yolsuzluk yapan kurnazdır .Kurnazlık üstün bir davranış biçimidir.O halde yolsuzluk hoş görülebilir.Kilit noktalara yetenekli ve başarılı insanlar gelmese de olur.Bir şekilde hatır gönül ilişkileriyle makamları ele geçirenler o makamların esiri olacaktır.Çünkü o makamın farkında olamayacak ve o makamın insanlar için olduğunu fark edemeyecektir. Toplum bu şekilde arabesk biçimde yönetilip giderken ,insanlar ekmek derdinde koşarken bir bakarlar ki dibe batmış durumdadırlar. .Çıkmak için çabaladıkça batarlar.Zira 90 yıllık cumhuriyetin sonunda gelinen nokta kardeşiz diye diye karşılıklı bombalar ,yıkılan evler ,çıkılamayan sokaklar ,dökülen kan ve binlerce genç ceset .Belki göz göre göre ,belkide gerçekten göremeden gelinen nokta.Hangisi daha acı ,bilemeyiz.Ama şu bir gerçek ki acı olan tek şey gençlerin ,çocukların ölümüdür.Türk ,kürt çocuklarımız ölmektedir.Çıkarları uğruna millete bilgi verilmeden yapılan demokratik açılım,yine çıkarlar doğrultusunda iptal edilmiştir.Ortadoğuda söz sahibi olmak uğruna atılan adımlar başka bir batağa sürüklemiştir ülkeyi .Evet, siyaset hırs ,idealler olmadan yapılamaz .
Bunu kabul ediyoruz.Kabul etmediğimiz ulaşmak istediğiniz emellerinize çocuklarımızı kullanarak ulaşmayın .Kirli ellerinizi çocuklarımızın üzerinden çekin .Çocuklarımız bu güzel ülkenin sokaklarında taş atarak değil ,top atarak oynasınlar.
Bombalarla yıkılmış okullarına değil rengarenk boyanmış,gökkuşağı adı verilen okullarına ,elele tutuşarak ,koşarak gitsinler .Gülsünler ,kahkaha atsınlar ve güzel bir geleceği inşa etsinler.Yeter ki onları rahat bırakalım ,kirlenmiş ellerimizi üzerlerinden çekelim.
Kimse zorlamadı , işin doğrusu kimse de yazmamı istemedi , görev aşkı da değil bu . Kendiliğnden gerçekleşen bir yazma , sonra da her nedense birileri ile paylaşma isteği .Dökülen kelimeler, çok konuşan bir başka ben....Sonsuz bir deryada ,bir şeyler karalayan binlerce kişiden biri ....İşte sadece bu .
26 Mart 2016 Cumartesi
OKUR VE YAZAR .... Ne kadar uzun bir süredir yazıyormuşum .Ama yazmak o kadar doğal bir davranışmış ki benim için ,önemi yoktu ve bunun farkında bile değilmişim..Her gün yazardım günlüğüme .Okulda yaşadıklarımı ,aldığımız notları ,evdeki kavgaları ,öfkemi ,nefret ettiklerimi ,platonik aşklarımı .Kendime ait bir alfabe bile üretmiştim ,SADECE KENDİME AİT OLSUN DİYE..Bİr de okuyormuşum ,o zamanlardan beri .Ama bu da çok normal bir davranıştı bizim için .Bir kaç arkadaş hep kitap değişirdik ,harçlıklarımızla kitap alırdık .Hava atılacak ,ya da bizi farklı kılacak bir durum değildi bu .Normaldi çok normal .İlkokul sıralarında Kemalettin Tuğcuyla ağlarken ,altın kitaplar serisi Tom Sawyer ve Pollyanna ile maceralara koştuk .Biraz büyüyünce kütüphanedeki kitaplara el atmaya başladık .Suyu arayan adam ve sefiller den ne anlamıştım o yıllarda acaba ?Türkiyenin konjektürüne uygun olarak da ilerleyen zamanda Ana ,Benim üniversitelerim yani Gorki ile tanıştık. .Tek yönlü olmayalım diye her türlü kitabı okuduk daha sonra.Huzur sokağında mahallenin gururu Bilal ile tanıştık ,bizde gurur duyduk onunla , ,manevi duygularımız kabardı .Peyami Safa ile dokuzuncu hariciye koğuşunda genç adam iyileşsin diye dua ettik ,Ateşten Gömlek ile kurtuluş savaşında kağnılarla top tüfek taşıdık .Fakir Baykurt ve Yaşar Kemal ile ağalık sisteminden nefret ettik ,anadolu köylüsünü ,çukurovayı tanıdık .Ah İNCE MEMED ah .Nazım Hikmetin memleketim şiiri başucu şiirimiz oldu . Her bir kitapta başka bir kahramanla tanıştık ve bazen de roman kahramanı olduk .Her biri değişik davranıyor ,farklı düşünüyordu .Raskovnikov rus kahramanımızdı ,onunla vicdan muhasebesini yaptık ,suç nedir ,tartıştık . .. ,Jan valjanla fransız,Moby Dick ile amerikalı ,kolera günlerinde aşk ile latin amerikayı öğrendik ..Klasiklerden vazgeçmek ne mümkün.Adı üstünde klasik,her devre ait,her ülkeye ait kısaca dünyaya aitler.
Okudukça hepsi iz bıraktı üzerimizde.Bir kişi iken bin kişi oluverdik .Bir düşünürken bin düşünüverdik .Hiç bakmadığımız bir açı sundu bize bir roman kahramanı .Hayret edilecek yaşamlar,acı dolu yıllar, umut dolu mücadeleler ,korku dolu savaşlar ,değişik kültür ve gelenek ,görenekler oturduğumuz yerden tanıdık gelmeye başladı .
işte bunları yaşadıysanız veya yaşıyorsanız ,şu anda ülkenizde ,çevrenizde ,mahallenizde hatta ailenizde olan olaylar anlamsız gelir ,basit gelir .O kadar çok yaşanmış ki bu olaylar ,hayret edersiniz ders alınmayışına.O kadar basit çözümler vardır ki çözülemeyişine şaşar kalırsınız.ülkenize bakarsınız ,Oynanan olayların hep gençleri yok ettiğini görürsünüz .İnsanlığın hırslarını ,milliyetçilik duygularının tatminini hep gençler canlarıyla ödemektedir ,içiniz yanar..AHLAKİ ÇÖKÜNTÜDEN PAYINI alanın hep küçücük bedenler olduğunu her gece suratınıza vurur medya,utana utana seyredersiniz ,çaresizce. ,gözünüz kararır ,mideniz bulanır.İnsanların hayatı neden bu kadar zor hale getirdiğini düşünürsünüz ,düşünürsünüz ve buna hiç bir kitap kahramanı cevap veremez.Ve siz elinize bir kitap daha alır ,bunun cevabını aramaya devam edersiniz küçücük dünyanızda .Ta ki bulana kadar bıkmadan ,usanmadan .
Kaydol:
Kayıtlar (Atom)