10.EKİM.2015
Kimse zorlamadı , işin doğrusu kimse de yazmamı istemedi , görev aşkı da değil bu . Kendiliğnden gerçekleşen bir yazma , sonra da her nedense birileri ile paylaşma isteği .Dökülen kelimeler, çok konuşan bir başka ben....Sonsuz bir deryada ,bir şeyler karalayan binlerce kişiden biri ....İşte sadece bu .
21 Ağustos 2015 Cuma
17 Ağustos 2015 Pazartesi
15 AĞUSTOS 1990
Bedenime hapsettiğim varlık tekme tokat girişmişti.Belli ki özgürlük işareti yapmış küçücük parmaklarıyla ,habire çıkış yolunu açmaya çalışıyordu .Tabiki hemen vakit geldi deyip koştuk hastaneye.Malum Bandırmalıyız ,hemşire ,doktor hepsi tanıdık .Dediler ki henüz vakit gelmemiş ,sen eve dön ,buralarda sürüklenme ...Neyse ev yakın. Özgürlük ,özgürlük diye bağıran varlığın babası tekrar eve götürdü bizi ....Biraz sonra ben yine bu sefer tamam ,geliyor ,geliyor ,deyip ,tekrar babayı çağırdık ...Çok ilginçtir ki bu baba ilk çocuğu doğacak ve izin almamış çalıştığı yerden ,geliyor ,gidiyor ...Neyse yine geldi ve bizi hastaneye götürdü ...Ama yine zamanı değilmiş ,yine eve git sen dediler....hay allah ...Tabi ki günün sözü yine ileride ilginç bir tip olacak varlığın ilginç babasından geldi .....Ben sancılarla boğuşurken bana dedi ki ..'' Nazan ,karar ver ,artık ,doğuracakmısın ,doğurmayacakmısın '' Allahım ,gülsem mi acaba şimdi .....Neyse ki ağrılar sıklaştıda eve geri dönmedik .Bu arada epidural doğum ,sezeryan doğum yaygınlaşmaya başlamış ,ama biz değişikiz ya...hayır çocuk normal yollardan dünyaya getirilecek .....annelerimiz ,ninelerimiz tarlada ,evde kendi kendilerine doğurmuşlar....Biz de çok şımardık canım ...O yüzden ben protesto ediyor ve normal doğum istiyorum ....Hay istemez olaydım .Herşeyde uyumlu ,farketmez baş lafı olan ben ne diye burada protestolara kalkışmışım ki ....Başımda da anneler bekliyor.Sancılar sıklaşmaya başladı....Ama benim ağrı eşiğim çok yüksek ya....Aaa bu kadarcık sancılarımı büyütmüş insanlar dedim ....O an annemin anlamlı anlamlı bir gülüşüne tanık oldum ,o gülüşü hiç unutmadım ...Çünkü o bana diyormuş ki ...Dur bakalım sen ...acele etme daha....Aman alllahım ,o da ne...sancılar felaket ,arka arkaaya ...yok ben dayanamam buna...Hastane benim ya...çınlatıyorum ortalığı...ben vazgeçtim ,doğurmayacağım ...O zaman anladım bu işin ömür boyu sancılı geçeceğini ...Ama artık çok geçti ...Beni doğum odasına aldılar...Neyse bağırış, çağırış ,ey özgürlük anlamına gelen bir ağlayış ve sonsuz bir rahatlama....İşte normal doğumun güzel yanı ....ona kavuşmak hiç de kolay değil ....o yüzden analar ayrılamıyor evlatlarından.O ben gidiyorum dedikçe ,,,hayıır seni bırakmam diye direnen bir beden ...Ultrasaon cihazına rağmen cinsiyetini de öğrenmemiştik,,,sadece demiştim ki kız olursa aslı ,erkek olursa erol can....VE BATTANİYEYE SARILMIŞ KIPKIRMIZI BİR SURAT HATIRLIYORUM...kocaman bir burun ....ilk düşüncem allahım aynı Bülent dedim ....ve Erolcan geldi ....O andan sonra ben yoktum, ben ve benim parçam vardı ...Hep de öyle olacaktı .....
Bedenime hapsettiğim varlık tekme tokat girişmişti.Belli ki özgürlük işareti yapmış küçücük parmaklarıyla ,habire çıkış yolunu açmaya çalışıyordu .Tabiki hemen vakit geldi deyip koştuk hastaneye.Malum Bandırmalıyız ,hemşire ,doktor hepsi tanıdık .Dediler ki henüz vakit gelmemiş ,sen eve dön ,buralarda sürüklenme ...Neyse ev yakın. Özgürlük ,özgürlük diye bağıran varlığın babası tekrar eve götürdü bizi ....Biraz sonra ben yine bu sefer tamam ,geliyor ,geliyor ,deyip ,tekrar babayı çağırdık ...Çok ilginçtir ki bu baba ilk çocuğu doğacak ve izin almamış çalıştığı yerden ,geliyor ,gidiyor ...Neyse yine geldi ve bizi hastaneye götürdü ...Ama yine zamanı değilmiş ,yine eve git sen dediler....hay allah ...Tabi ki günün sözü yine ileride ilginç bir tip olacak varlığın ilginç babasından geldi .....Ben sancılarla boğuşurken bana dedi ki ..'' Nazan ,karar ver ,artık ,doğuracakmısın ,doğurmayacakmısın '' Allahım ,gülsem mi acaba şimdi .....Neyse ki ağrılar sıklaştıda eve geri dönmedik .Bu arada epidural doğum ,sezeryan doğum yaygınlaşmaya başlamış ,ama biz değişikiz ya...hayır çocuk normal yollardan dünyaya getirilecek .....annelerimiz ,ninelerimiz tarlada ,evde kendi kendilerine doğurmuşlar....Biz de çok şımardık canım ...O yüzden ben protesto ediyor ve normal doğum istiyorum ....Hay istemez olaydım .Herşeyde uyumlu ,farketmez baş lafı olan ben ne diye burada protestolara kalkışmışım ki ....Başımda da anneler bekliyor.Sancılar sıklaşmaya başladı....Ama benim ağrı eşiğim çok yüksek ya....Aaa bu kadarcık sancılarımı büyütmüş insanlar dedim ....O an annemin anlamlı anlamlı bir gülüşüne tanık oldum ,o gülüşü hiç unutmadım ...Çünkü o bana diyormuş ki ...Dur bakalım sen ...acele etme daha....Aman alllahım ,o da ne...sancılar felaket ,arka arkaaya ...yok ben dayanamam buna...Hastane benim ya...çınlatıyorum ortalığı...ben vazgeçtim ,doğurmayacağım ...O zaman anladım bu işin ömür boyu sancılı geçeceğini ...Ama artık çok geçti ...Beni doğum odasına aldılar...Neyse bağırış, çağırış ,ey özgürlük anlamına gelen bir ağlayış ve sonsuz bir rahatlama....İşte normal doğumun güzel yanı ....ona kavuşmak hiç de kolay değil ....o yüzden analar ayrılamıyor evlatlarından.O ben gidiyorum dedikçe ,,,hayıır seni bırakmam diye direnen bir beden ...Ultrasaon cihazına rağmen cinsiyetini de öğrenmemiştik,,,sadece demiştim ki kız olursa aslı ,erkek olursa erol can....VE BATTANİYEYE SARILMIŞ KIPKIRMIZI BİR SURAT HATIRLIYORUM...kocaman bir burun ....ilk düşüncem allahım aynı Bülent dedim ....ve Erolcan geldi ....O andan sonra ben yoktum, ben ve benim parçam vardı ...Hep de öyle olacaktı .....
Kaydol:
Kayıtlar (Atom)