8 Haziran 2015 Pazartesi

                             MARDİN ...MARDİN ..
  Urfadan yola çıktık Mardin'e ....Hep çorak ,boz renkli yerler bekliyoruz.Ama heryer yemyeşil .sağlı sollu fıstık bahçeleri ...antepten bu yana.Mardin bizi çok şaşırtıyor.Müthiş bir kentleşme göze çarpıyor.Kentsel dönüşüm alabildiğine hızlanmış .Büyük binalar ,altta hep ünlü mağazaların kocaman dükkanları .Her yer şantiye gibi .Aslında 20 sene önce başlamış yeni Mardin kurulmaya.Ama tabi ki kesintilere uğramış .Malum kendi şehirlerimize kendi halkımıza sahip çıkamamaktan. Süryani ,Arap ,Türk ,Kürt ....insanlık burada .
     Doğruca gidiyoruz Süryani ortodoks patriklerinin evi kabul edilen DAYRÜL ZAFERAN  manastırına.Bütün dinler bu şehirde .Yaşanmış ne çok şey var.Kimin gücü yok etmeye yetebilir ki ...Yok ettikçe bir yerlerden uç veriyorlar ,kendini gösteriyorlar.
    Eski Mardin ...Taş evleri ,dar sokakları ,abbaraları (çarşıları birbirine bağlayan taş koridorlar ) bir örnek dükkanları ,çarşısı ,hareketliliği ,kuyumcuları ile çarpıyor sizi .Her dili duyuyorsunuz.Gençler hepsini biliyor .Tabelalara bakıyoruz.Türkçe çoğunlukta .Önyargıları bir daha yıkıyoruz.
Mardini gece yaşamak muhteşem.Biz bir grup kadın atladık taksilere Mardin gecelerine aktık gençlerin deyimiyle.Çıkmadan öncede otelde sorduk tabi ki ,gece çıkabilirmiyiz diye.Aldığımız cevap şuydu.'' ne demek .burada kadın anadır bacıdır.Mardin Ankara ve İstanbuldan daha güvenlidir'' .Önce Kayacan sitesi bölgesine götürdüler bizi .Eski Mardini gece ışıklar eşliğinde izlemek için .Tavsiye edilir.Fotoğraf çekimi için ideal .
           
      Sonra eski mardine doğru ....otelimiz şehir dışında olduğu için taksi kullandık .Sonra öğrendik ki ring gibi otobüsler var ,onlar kullanılabilir.Nerede kalmıştık ..eski Mardin .Burada SEYRİ MARDİN diye bir cafe önerdiler.Kesinlikle gidebilirsiniz.İster yemek ,ister çay ,kahve ...Ama manzara süper.Yanında da normal çay bahçeleri ..aynı manzara ...tercih sizin .Yüzyıllık bir minarenin ışıklı görüntüsü altında ışık denizini buranın deyimiyle mardin denizini seyrediyorsunuz.Duygular ve manzara ,hissettikleriniz yazılamaz..





.Bu arada dünyanın en uzun insanı Sultan da çay bahçesine geldi .Ama tam çıkıyorduk ki fotoğraf alamadık .Gece mağazalar kapansa da bazıları açık .Ama hareket devam ediyor.İstediğiniz gibi dolaşabilirsiniz.Geceye devam etmek isteyenlere türkü barlar önerilebilir.Şahin tepesi adlı restaurantta öneriliyor.
                      Ertesi gün Hasankeyf ..

..Kültür bakanlığı ve çevre bakanlığı mahkemelik .Tam bir komedi değil mi?Bir yandan da baraj çalışmaları devam ediyor...Ama inanın arabada bile farklı sesler çıkıyor.Kimisi diyor ki '' burası yokedilemez'' ..kimisi de ''gelişim için şart ''diyor.
 Ver elini Midyat ...yol boyu küçük büyük köylerden şehirlerden geçiyoruz. Mesela Ömerli diye bir şehir.14 BİN nüfus..sınıra gittikçe yaklaşıyoruz.Giriş sağlı sollu çınarlar,yemyeşil fıstık ağaçları ,tarım başlamış ,iki arada kalan halk rahat nefes almış.Ve şu an arabada Sibel Can diyor ki '' Kader ,kader,sen bana nazik davranmadın ''






 
        Midyat merkez çok bakımsız kalmış .Ama çok otantik  ya da mistik bir hava mı desem .Süryani mahalleleri  ,türk mahalleleri ...Burada süryani nüfusu son yıllarda azalsa da yine varlar.Yezidiler var . o yüzden birçok din birarada yaşanıyor. Dinlerin buluşma noktasındayız .Müthiş bir duygu .Sıla dizisini çekildiği meşhur konağa gidildi.Gözalıcı mimarisiyle bu coğrafyayı yansıtıyor.Ama çevre berbat ,kokular ,çöpler .Meğer şöyle bir durum varmış. Midyat belediyesi AKP  li .Ama bu bölgede oy HDP ye çıkmış .O yüzden hizmet gelmiyormuş .Turizm para kazandıracak ,zihniyet aynı ..Ülke kazanacak ,halk kazanacak ....hayır yanılıyorsunuz iktidar kazanmalı ...Midyat deyince telkari ...



.ve meşhur ev yapımı şarapları ..




.Bol bol alışveriş yapıldı ,eller kollar doldu ..İnsanlar yine sıcacık .Hemen tabureler atıldı ,çaylar söylendi ,siyaset yapıldı.Hala aşiret sisteminin ,ağalık sisteminin varlığından sözedildi .Midyatın turistik durumu konuşuldu .Hafta sonları o kadar kalabalık oluyormuş ki ,kaldırımlarda yürünemiyormuş .Ne güzel .NOT:Midyatta BEYAZ SU denilen bir yervarmış .Muhakkak görmelisiniz dediler.Ama bizim tur programımızda yoktu .Öğlen yemeği Midyatta yendi .Kaburga dolması meşhuuur dediler.Biz yemedik ama çok kişi tadına baktı .Çoook güzelmişş .Tekrar dönüyoruz Mardine..Şimdi alışverişzamanı .Önce Mardine has mavi badem şekerleri alındııı


.Heryerde BITTIM sabunları ....alınıyor tabi ki...vee ARTUKBEY kahvecisi ..kakuleli ,menengeçli ..sütlü gibi ama suyla yapılıyor.Ben çok sevdim ,nescafe gibi .Hemen ikramlar yapılıyor.Ayıp olacak ama itiraf edeyim aldığımızdan daha çok yedikkk .
        Mardin  ....acaba bir daha ne zaman gidebilirim ? Evet ,evet ,bir daha gitmem gerekiyor..Otobüsümüz Adıyamana doğru yola çıkıyor.Aklım ,duygularım Mardinde kalıyor ,uzaklaşana kadar kafalar arkaya dönük ......el sallıyoruz.....el sallıyoruz....





6 Haziran 2015 Cumartesi

URFALIYAM EZELDEN...

     URFALIYAM EZELDEN....
Gaziantepten ayrılıp Urfaya doğru yola koyulduk .Ama önce başka duraklarımız var.Önce Birecikte Kelaynak kuşlarını ziyaret ...Dünyada nesli tükenmekte olan kelaynaklar burada koruma altında.Şu ana tam yavrular olduğu için yanlarına bile yaklaşamadık ...Önemli olan onlar varlıklarını sürdürsünler bu dünyada onların .....yokolmasınlar.
            Halfeti ...Güneydoğuda bir cennet...Tarih ,doğa , medeniyet ...herşey burada ....tekne turu ile sessizliğin içine dalıp ,sular altında kalan cami ve evleri görüp ,buralarda kimler yaşadı ,nerelere göçtüler ,neler hissettiler ....bunları yaşayacaksınız.(Amma velakin bizde turist gezdirme bangır bangır müzik ,oyun havaları  ,ankaralı turgut ..eşliğinde turizm olarak algılandığından müziği kapattırmak için savaş veriyorsunuz.Çünkü heryerde olduğu gibi buradada bu işleri yapanlar eğitimli olmayıp ,çoluk çocuk ..).. Halfetide öğle yemeği ....Bu suların özel balığı öneriliyor.ŞABUT BALIĞI...Tadına bakanlar çok beğendi..Patlıcan kebap ...süper ...bu yüzden de gidilebilir halfetiye...(Gel de yazma..Tam tepeye olmazsa olmaz bir otel kondurmuşlar yine doğaya uyum sağlamayan.birçok yerde çöpler birikmiş ..aynı uzungöl gibi derme çatma kafeler...Burada kalmasın insanlar...buraya el atmasın ...ama olmuyor ..yine sinirler tepede...ama ..hayır ..sessizliği dinle ...doğaya dön ...tadını çıkar ...burada sinirlenmek gerilmek yok ..)

       Ve HARRAN ....Ağanın oğlu rehberimiz oldu burada. Birincisi Urfalı değil Harranlıyız diyorlar.İkincisi İbrahim Tatlısese kızıyorlar.Çünkü '' Urfada oxford var da ben mi okumadım '' meşhur sözüne...Ama neden kızıyorlar.Diyorlar ki ....dünyanın ilk üniversitesi burada kurulmuş ...astronomi ,matematik ,fizik ...temeller burada atılmış..Harran evlerini ticarete yani turizme açmışlar..kıyafetleri giyip fotoğraflar..atlarla gezinti ,yöresel tad ve kıyafet satışları ...eee normal ...zira ağaların eş ve çocuk sayısı epeyce fazla ....çook para lazım ....çocukların hepsi eğitimli .Kimi avukat ,kimi öğretmen .kimi kolejde ...ağa dedi vallahi ...
Harran evleri ,harran höyüğü ,harran ulu camii ,ilk islam medresesi ,....görüldü ...Başka bir dünya ....dünyamiz ne renkli ...ülkemiz ne renkli ....içim rengarenk ....içimde ankaralı turgut bile var şu anda .
....
Ve geldik urfaya ....Vayy vayyy ...nereye geldik ...batılıyız ya.geri kalmış bölgeler şehirler bekliyoruz..yazık Bandırmam sana ...Erdeğim yazık sana ...Urfaya girdik .Otelimiz süper. Tepeden baktık ki ...8 şeritli yollar, o da ne üstgeçit yürüyen merdivenli..,kocaman kocaman yemyeşil göbekler ,müthiş bir kentleşme.
.Urfayı 17 .kattan syrettik doyasıya....Gece haydi gidiyoruz ....Nereye tabi ki ...Sıra gecesine..Biraz mizansen tarzı olmuş ama turlarda böyle oluyor.Bazen beklediğini bulamıyorsun .Amma ne dedik ...burada herşeyden tad alacağız ...keyif birinci şart.Neyse sıra gecesi ya.....sıralandık ....Müzikler süper...urfa türküleri ....davul şov ...çiğköfte partisi ...ellerine sağlık ..oynadık ,yedik ,hüzünlendik ,halay çektik ...insanlar sıcacıK ,insanlar yani ...otobüsümüze kadar bindirip ,el salladılar,...gözler doluyor burada ,insanımız ah insanlarımız.....
    Ertesi gün meşhur ,ziyaret edenlerin yarı hacı sayıldığı BALIKLI GÖL ..Yemyeşil alanlar,oturma yerleri ,HZ İbrahim camii ,Eyüp sultan sabır makamı ,,urfa kalesi ,,,,(tüm buraları gezerken rehberimiz Bora tarihi ,kültürel bilgilerle bizi aydınlatıyor tabi ki .)Her türde insan ,her din ,her kıyafet ,her dil var burada.Oturduk seyrettik ,seyrettik ...burada moda farklı ..kıyafetler yöresel..
 Tv de ya da resimlerde gördüğümüz çocuklar rehberlik yapalım diye etrafımızdalar,el sallıyorlar ,..Suriyeli ya da ....çocuk işte ...dünyalılar işte...çocukların hepsi bizim değil mi
  Urfaya gelirken Suruç mülteci kampını görüyoruz .Yüzlere çadır...binlerce insan Sıcak alabildiğine ,su yok ,ama yaşıyorlar.Urfalı da istemiyor onları .Kimse istemiyor.Peki suçları ne insanca yaşamak herkesin hakkı değil mi?cevaplar vicdanlarda...
     Urfa belediyesi şu an AKP ...2004 ten beri özellikle FAKIBABA damga vurmuş .Şehri bu hale getiren o diyorlar başka birşey demiyorlar.Fakıbaba AKP ye kızıp istifa edince 2009 da bağımsız kazanıp devam etmiş .Urfalı o kadar arkasında yani Ama birara saadete geçmiş ,ayrılmış .2013 te yine AKP den aday olmuş ,seçilmiş belediye başkanlıığına .Şu an milletvekili adayı ...
  Yani kısaca diyorum ki akp temelleri atılmış atılmış ...ama şu an suriyelilere karşı öfke belki biraz akp ye tepki olarak dönebilir.Yerini de hemen HDP doldurmaya hazır.Çünkü chp yok oralarda.
   NOKTA ....meğer URFALIYMIŞIZ EZELDEN ....DE HABERİMİZ YOKMUŞ.(bir gece kaldım .Bunları yazdım .Mardin de iki gece ...Yaz yaz bitmez..)

3 Haziran 2015 Çarşamba

          GÜZEL ÜLKEMDEN BİR PARÇA ....GAP ...
Hemen hemen 17 saatlik bir yolculuktan sonra doğunun Parisi denilen Gaziantepteyiz.Şehre girer girmez ilk durak ZEUGMA müzesi ..Birecikbaraj kıyısında ....Poseidon ve euphrates villaları ...
                             

.2011 de açılan müze dünyanın en büyük mozaik müzesi imiş.Baraj altında kalan eserlerden geri kalanlar.....arkeoloji müthiş bir dal...tek tek mozaiklerin biraraya getirilmesi...ve mö den insanların evleri yaşam tarzları havuzlarının dibindeki mozaikler evlerinin tavanlarındaki muhteşem eserler....sergileniyor..En gözde eser ÇİNGENE KIZ .Gerçi karar verilememiş erkek mi kadın mı çingene mi romalı mı ..ama varlığı önemli olan .Gaziantep deyince tabi ki bakırcılar çarşısı .

                         

İkinci gelişim buraya .Ama bende hep hayal kırıklığı yarattı.Pazar günü oluşundan olabilr ,birçok işletme kapalı .çok özel şeyler var mı acaba.Ben anlamıyor da olabilirim .Yani çok  etkileyici değil .Bu yüzden Antepte sadece yedik desem daha doğru olacak.Öğlen meşhur Halil Usta da kebap ,İmam Çağdaşta baklava olmazsa olmaz.Alışveriş had safhada .Biz hariç .Biz alışveriş yapmıyoruz ,Herşey yerinde güzel ,orada tadına bakıp bırakıyoruz.Antep fıstıkları çeşit  çeşit....Esnaf o kadar alışkın ki herkes tadına bakıp geziyor herşeyin ...almaya bile gerek yok !
Sonraki durak Eşkiya filminden de hatırladığımız GÜMRÜKHAN oldu.Burada ünlü SEDDAR BEY kahvesini içtik .İki renkli ....Püf noktasını tabi ki vermiyorlar

     
             



.Sonrası otelimiz. Bakırcılar çarşısına çok yakındı .Ama herhalde yorgunluktan gece dışarı çıkmadık .
Gaziantep birgünlük bir şehir değil .Tur programıve sonuçta bir gün .Şehri yaşamak anlamak mümkün değil .Ama panoromik turdaki izlenimlerim klasik büyük şehir havası.Yüksek katlı binalar ,geniş bulvarlar ,yeşilparklar ile çok modern görünüm sergiliyor.1989 1994 1999 Seçimlerinde CHP li CELAL DOĞAN seçilip Antepin bir avrupa marka şehri olmasına adım atmış .Temelller ondan .Sonra TürkiyedekiAKP rüzgarı burada da esmiş ..Şu anda AKP Lİ FATMA ŞAHİN belediye başkanı.2011 genel seçimlerinde AKP %61,8 oy almış .Şehir geriye gitmemiş .AKP anadolu kaplanlarını yaratmış ,yatırımlar devam etmiş ..O yüzden AKP temellerini sağlam atmış Gaziantepte.
Ben Gaziantepi daha iyi tanıma işini antepli arkadaşım Aysuna havale ediyorum.Elbet bir gün bizi Antepe götürecek ve gerçek yüzünü gösterecek.